Nüfus dengesi giderek bozuluyor. İnsanlığın başlangıcından 19. yüzyıla kadar 1 milyara ulaşan dünya nüfusu sonraki 200 yılda 8 milyara ulaşmıştır. Dünya nüfusu son 40 yılda 4 milyardan 8 milyara çıktı, çoğu bölgede bakabileceğinden fazla nüfus artışı siyaset ve yerel kışkırtmalarla büyük yükseliş gösteriyor. Nüfus artışı iklimden daha tehlikeli olabilir.
Nüfus artış hızı en fazla olan ülkelerin çoğu dünyanın en fakir ve yardıma muhtaç-yardım yapılan ülkeleri, belirleyici bir örnek son 30 yılının çoğunu savaşlarla geçiren Afganistan'ın aynı dönemde nüfusu 20 milyondan 40 milyona çıkmıştır. Peştunlar yardım istiyor ama aile planlamasını duymak istemiyor. Afrika'nın ve dünyanın en fakir ve en sorunlu ülkelerinden Nijerya'nın nüfusu 1950 de 37 milyon iken 2020 yılında 7 katına yakın artışla 206 milyona ulaşmıştır. Başka bir sorunlu ülke olan, önümüzdeki 5 yılda Çin'i geçerek dünyanın en kalabalık ülkesi olması beklenen Hindistan'ın nüfusu son 200 yılda 10 kattan fazla(Pakistan ayrılınca) artmıştır.
Yıllık nüfus artış hızı (2021) İngiltere %0.48, Finlandiya %0.26, Türkiye %0.70, dünyanın en yüksek nüfus artışına sahip ülkeler Afrikadadır; Suriye %5.32, Güney Sudan %5.05, Burundi %3.68, Nijer %3.65, Angola %3.38, Benin %3.36, Uganda%3.31, Kongo %3.16, Çad %3.12.
Dünyada sorunların, fakirliğin, mülteciliğin, yardım dilenciliğinin, terörün temel sebeplerinden biri sorunlu bölgelerde görülen sorumsuz nüfus artışıdır. Gelişmiş ülkelerin ve medeni ailelerin en önemli özelliği aile planlamasıdır.