:: İngiltere'nin Bağımsız Türk Medyası ::
AKTÜEL DÜNYA EKONOMİ SAĞLIK SİYASET SPOR YAŞAM ÖZEL HABER
Omay Gençsoy

Anma Yazısı

25 Temmuz 2015, 00:18

Omay Gençsoy


Anma Yazısı - Omay Gençsoy'dan Valiz

(19.12.1935 - 1.2.2015)

   Semra Eren-Nijhar


Omay Gençsoy'un bizi bırakıp son istirahatgahına gittiğinden beri tek cümle yazamamıştım. Anma yazısı normalde biri öldükten hemen sonra yazılır, ama kendimi toparlayıp, yazamadım. Belkide İrving Berlin'in söyleyeceği gibi '' Şarkı bitmişti ama bende devam ediyordu'' 

Şimdi bir aydan fazladır dünyayı terkettiğinden beri, sözcükler biraraya geliyor, hislerimin özeti oluyor. Benim için O'nu yazmak sadece kişisel olarak iyi tanımamdan kaynaklı değil. Bu anma yazısının benim için önemi gurbettekilerin, Omay Gençsoy'un İngiltere'deki Türk Diasporasına mirasını tanımlamaktır. Omay Gençsoy'un mirası, Londra'daki Türkçe konuşan toplumların günümüzdeki Britanya kumaşını zenginleştirmesi ve sağlamlaştırmasıdır. 

Omay Gençsoy Yedikonuk'ta doğmuş ve uzun yıllar Kıbrıs'taki İngiliz üssünde çalışmıştır. Kıbrıs'ta olaylar başlayınca Londra'ya gelmiş ve muhasebeci olarak çalışmıştır. 1974 yılından itibaren Kıbrıs Türk Cemiyeti'ne gitmeye başlamış, Mustafa Gençsoy'la tanışmış ve Ocak 1975'te evlenmişlerdir. Üzücü tesadüfle 40. evlilik yıldönümüyle aynı gün vefat etmiştir. 

Omay Gençsoy, güneyden kuzeye, kuzeyden güneye göçen evlerini kaybeden Türk ve Rumlarla aynı kaderi paylaşmıştır, onlar aynı acıyı, aynı kaderi paylaşmışlardır.

Mustafa Gençsoy'la evlenmesi hayatında dönüm noktası olmuş Cemiyet'te eşiyle beraber daha aktif çalışmıştır. 40 yıldan fazla süren Cemiyet'teki günlerinde çevresindeki herkese karşı güvenilir, sevgi dolu, kararlı ve destekleyen biri olmuştur.

Genelde insanlar bir tek O'nun eşini 40 yıl boyunca Cemiyet başkanı olarak desteklediği düşünülsede gerçekte O Cemiyet'in bayan ikonu olmuş, bağımsız görüşlerini insanlar kabul etse de etmese de yansıtmıştır. Bu benim O'nu tanıdığım ve Cemiyet'teki çalışmalarını gözlemlediğim son 16 yıldaki tecrübemdir. 

Omay Gençsoy eşinin gölgesinde kalmamış, Cemiyet'teki çalışmalarında ve evliliğinde eşiyle beraber yürümüştür. O inandığı yolda yılmayan güçlü bir kadındı. 

Kıbrıs Türk Cemiyeti arşivlerinde yıllarca sürdürdüğüm Cemiyet'in 60 yılını taradığım araştırmalarımda gördüğüm, Cemiyet'in Avrupa'daki ilk Türk Derneği olmasının kaydadeğer önemidir.

Omay Gençsoy, Cemiyet'in çalışmalarına aktif katılmasının ardından Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin tanınmasına yardımcı olmuş, Kıbrıs'lı şair Osman Türkay'a (O'da Cemiyet'te aktif üyedir) destek vermiş, yeni Türk derneklerinin açılmasına önayak olmuş, organizasyonlara, enstitülere, kültürel etkinliklere, Türk balolarına destek sunmuş, kadınları biraraya getirerek, kadın grupları oluşturarak onlara ve onların davalarına destek olmuştur.

Kıbrıs Türk Cemiyeti - KTC 'nin çalışmaları geçtiğimiz kırk yıl içinde diğer Türk dernekleri tarafından zaman zaman politik çalışmaları, bireysel anlaşmazlıklar veya ihtilaf yüzünden eleştirilmiştir. Fakat bunlar KTC 'nin çalışmalarının, derneğin öneminin altını çizmemizi, Türk Diaspora'sına katkısını, özellikle 1970 ve 1980'lerde lider derneklerinden olduğunu vurgulamamızı engellememelidir. KTC 'nin politik aktivitelerini bir kenara bırakırsak benim için KTC 'nin dernek olarak çalışmaları, Kuzey Kıbrıs'tan Londra'ya göç edenleri yani Birleşik Krallık'a - BK ilk yerleşen Türkleri temsil ediyordu.

KTC üyeleri ve Kıbrıs Türk Cemiyeti'nin etrafındakiler, Londra'daki ilk Türk okullarını açarak Türk çocuklarının eğitimi, sağlık, konut, Türk işadamları ağı, futbol kulüpleri, günlük yaşantılarında Türk'lerin karşılaştığı sorunlar için bilgilendirme grupları gibi konularda çalışmışlardır. Toplantılar düzenlemişler, seminer ve toplumu biraraya getirmek için halk günleri tertiplemişler ve en önemlisi ilk Türkçe - İngilizce dergiyi ''Toplumun Sesi'' çıkararak üyelerinin dışındaki toplum mensuplarına ulaşmaya çalışmışlardır. 

Araştırmalarımın gösterdiğine göre Londra'daki Türk Toplumu, etnik toplumlar arasında sorunlarını dergi çıkararak -Toplumun Sesi- ifade eden ilk topluluktur. 1970'lerdeki etnik toplumlar arasında göçmenlerin sorunlarını dile getiren başka bir yayına bugüne kadar rastlamadım.

Birinci nesil Kuzey Kıbrıs'tan ve daha sonraları anavatan Türkiye'den yerleşmeye gelenlerin tarihi 60 yıl öncesine kadar gitmektedir. Onların tecrübeleri, hikayeleri, hayatları birtakım sosyal biliminsanları, sanatçılar, yazarlar, tarafından gözlemlenmiş ancak bu nesilden gelecek nesillere aktarılacak yazılı ve sözlü kayıtlar oluşturulamamıştır. Bu kayıtların oluşması BK 'da yaşayan Türk insanı için oldukça önemlidir.

Türk insanının mirası, Omay Gençsoy 'un yaşamını anlamak sadece Türk Diaspora'sı açısından değil Londra'da aynı yönelimleri paylaşan göçmenlerin Britanya'daki tarihinde değişik toplumlar ve kültürler arasında aydınlatıcı bir rehberdir. Gençler için sağlıklı bir gelecek onlara geçmiş nesilleri öğreterek sağlanabilir. Bu onların kimlik sorunu için tek yoldur. Stuart Hall'un dediği gibi '' Hepimiz bir şekilde etnik kimliklerimizin içine yerleşmişizdir, kişisel bakış açısından kim olduğumuz önemlidir.'' 

Etnik kimlik politikaları Omay Gençsoy gibi insanların yaşamına bakarak analiz edilebilir. Onların sesi ve bıraktıkları gelecek nesillerin yaşadıkları toplumda kendilerini anlamalarında değerlendirilmeli ve hatırlanmalıdır. '' İşleyen çok kültürlü topluma, kültürlerin yaşamaları ve birbirleriyle üretici etkileşimleriyle ulaşabiliriz'' demiştir Edward Said.

Omay Gençsoy'u özleyeceğiz. Gülüşü, yardımseverliği, sıcak kalbini gelecekte özleyeceğiz. Öğretilerini, arkadaşlıklarını, inceliklerini ve daha nicelerini herzaman hatırlayacağız.

Omay Gençsoy'un, Kuzey Kıbrıs'tan bu ülkeye getirdiği VALİZ 'i şimdi bize kaldı. Yaşama pozitif yaklaşımlarla dolu, koşulsuz sevginin gücüyle dolu, gelecek için enerji ve umutla dolu VALİZ.

ve VALİZ 'ini şimdi gitmek istediğimiz yere götürebiliriz.




Orijinal  Metin






OBITUARY – THE SUITCASE FROM OMAY GENÇSOY

(19.12.1935 - 1.2.2015)

By Semra Eren-Nijhar

I couldn’t even write a single sentence about Omay Gençsoy after she left us for permanent rest. An obituary is normally written shortly after the death of a person, but I couldn’t bring myself to write one. Perhaps I knew, as Irving Berlin would say, “the song came to an end but for me the song continued lingering.”

Now over a month after she left this world, I find the words finally coming together, to summarise my feelings. For me it is significant to write about her not only because, I knew her well personally. The reason for me to write this obituary was very important from a migration point of view as it is vital to acknowledge the people, who became an integral part of the Turkish diaspora in the UK and left a legacy as did Omay Gençsoy. The legacy of Omay Gençsoy is an essential part of the formation of the Turkish Speaking Communities in London, which have enriched and strengthened the multicultural fabric of Britain today.

Omay Gençsoy was born in Yedikonuk and worked for many years in the Royal Air Force in Cyprus. When the turmoil began in Cyprus she came to London in 1966 and worked as an accountant for various firms. In 1974 she started going to the Cyprus Turkish Association (CTA) where she met Mustafa Gençsoy and they later married in January 1975. Sadly she passed away on the same day of their 40th wedding anniversary.

Omay Gençsoy shared the same fate as the Greeks and Turks who lost their homes in Cyprus during the turmoil in 1974, moving from the South to the North or from the North to the South. They all shared a mutual fate and pain.

Marrying Mustafa Gençsoy was the turning point in her life as she became more active at the CTA, along with her husband. Throughout her time at the CTA, for more than forty years, she became a trusting, loving, caring, committed and above all a very supportive person to everyone at the association.

Often people believe that she was the only person who supported her husband, the chair of the CTA, for more than forty years. But in reality she was the female icon of the association who projected her own independent voice whether people agreed with her or not. This was my experience over the last sixteen years in which I got to know her and her involvement in the association.

Omay Gençsoy was not a shadow behind her husband but was walking and standing tall next to him during their time in the association as well as in their marriage. She was a very strong woman, who never stopped doing, what she believed in.

As I continued my research over many years in the archives of CTA, I have seen all the work which was recorded of the association’s activities over the past sixty years. The significance of CTA as the first Turkish association in Europe is of considerable importance which has to be noted.

Omay Gençsoy contributed to the work of the association immediately after she became active, by helping the world to recognise TRNC, by promoting Cypriot poet Osman Turkay (who was also an active member) in the association, by helping setting up new Turkish associations, organisations, institutions, organising cultural events, Turkish balls and by bringing women together through setting up women groups and supporting their cause.

The work of CTA over the past forty years was also criticised time to time by other Turkish associations in London, whether for their political work or individual disagreements or controversy. But that should not stop us to acknowledge CTA’s work and underline the importance of the association and to highlight the impact it made for the Turkish diaspora as one of the leading associations especially in the 1970s and 1980s. Putting the political activities of CTA aside, for me the work of CTA as an association was the representation of people migrating from Northern Cyprus to London-UK. Turkish immigrants from Northern Cyprus were the first Turks who came to settle in the UK.

The CTA members and people around the Cyprus Turkish Association have worked on the issues such as the education of Turkish children, by setting up the first Turkish Schools in London, working around issues of health, housing, establishing networks for Turkish businesses, starting football clubs and forming advice groups to help Turkish people with their problems which they confronted through their daily lives as migrants in London. They held meetings, seminars and public events to bring the community together and most importantly they published two magazines in English and Turkish Toplumun Sesi - The Voice of the Communityin order to reach out to the wider community other than their own members.

As far as my research goes, the Turkish Community in London is the first ethnic community which expressed all the issues and problems of migrants through writing via publishing the magazine ‘Toplumun Sesi. I have not yet come across to any other publication voicing migrant issues from any other ethnic community from the 1970s.

The first generation of people from Northern Cyprus and later from mainland Turkey arrived here more than sixty years ago settled in Britain and made their home. Their experiences, their stories, their lives have been captured by some social scientists, artists and writers but yet the oral and written history of these generations have not been recorded for the future generations. Thus, it is extremely important to acknowledge and preserve the history of Turkish people living in the UK.

The heritage of Turkish people, by acknowledging the lives of people such as Omay Gençsoy will be a guiding beacon not only for the Turkish diaspora, but also for the diverse cultures and communities of London as they all share the same notion of migration history to Britain. A healthy future can only be provided for the younger generation by teaching them about their past generations. This is the only way they can start to look into the question of their identity as Stuart Hall said once, We are all in some sense, ethnically located in our ethnic identities and that is important to our subjective sense who we are.

The politics of ethnicity can be analysed by looking into the legacies of people like Omay Gençsoy. Their voice and contribution should be remembered and valued by future generations in order to give meaning to their own lives in the society they live within. We can only then reach “a functioning multicultural society, as the cultures coexist and interact fruitfully with each other”, as Edward Said quoted.

Omay Gençsoy will be missed dearly. Her smile, her generosity, her warm heart will be missed for a long time to come. But her teachings on life, friendships, kindness and many more issues will always be remembered.

The suitcase Omay Gençsoy brought with her from Northern Cyprus when she came to this country is now left with us. The suitcase is full of her positive attitude towards life, full with the power of her unconditional love, energy and full of hope for the future.

And we can take her suitcase with us anywhere we want to go.

 

Bu haber 6490 defa okunmuştur.


metin bayram metin bayram
Mecliste 4 terör örgütü temsil edilecek
Türkiye Türkiye
Bayrağı ve anlamı
Azerbaycan Azerbaycan
Bayrağı ve anlamı
Kuzey Kıbrıs Kuzey Kıbrıs
Bayrağı ve anlamı
Türk Dostları Türk Dostları
2021 Yılı
Şükrü Çetin Şükrü Çetin
İlk Yazı
Atatürk Köşesi Atatürk Köşesi
Misak ı Milli
Kapanma Kapanma
Kıbrıs Türk Cemiyeti
Mustafa Gençsoy Mustafa Gençsoy
Anma Yazısı
çetin güney çetin güney
Anma Yazısı
Zeren Safa Zeren Safa
Anma Yazısı
Ramadan Güney Ramadan Güney
Anma Yazısı
Turgut Esendağ Turgut Esendağ
Anma Yazısı
Salahi Sonyel Salahi Sonyel
Anma Yazısı
Omay Gençsoy Omay Gençsoy
Anma Yazısı
Semra Eren- Semra Eren-
Avrupanın İlk Türk Derneği
Osman Türkay Osman Türkay
Evrenin Şairi
Salahi Sonyel Salahi Sonyel
Settlers and Refugees in Cyprus
Salahi Sonyel Salahi Sonyel
The Struggles of the Turkish People of Cyprus
Salahi Sonyel Salahi Sonyel
The Turco-Armenian Imbroglio
Salahi Sonyel Salahi Sonyel
Atatürk, The Grand Turk

Tüm fotoğraflar

  South Kensington Station
 

South Kensington Sta

İzlenme:3784

   
  Tunnel, South Kensington Station
 

Tunnel, South Kensin

İzlenme:2900

   
  Lights in London
 

Lights in London

İzlenme:4368

   
  Royal Albert Hall
 

Royal Albert Hall

İzlenme:4524

   

Tüm videolar

  Sudbury
 

Sudbury

İzlenme:1872

   
  Mudchute park and farm
 

Mudchute park and fa

İzlenme:1802

   
  Brentwood
 

Brentwood

İzlenme:1590

   
  Faversham
 

Faversham

İzlenme:1836

   

ANKET

Sanat niçin yapılır?





Tüm Anketler