Dünyada insanlığın yararına olacak bilimsel çalışmalara, eğitime, sağlığa ayrılan bütçelerde kesintilere gidilirken savunmaya ayrılan bütçeler sürekli artırılıyor. Merkezi Stockholm'de bulunan Uluslararası Barış Enstitüsüne göre, 2015 yılında ABD 610, Çin 216, Rusya 85, Arabistan 81, Fransa 62 milyar dolarlık savunma harcaması yapmıştır. Tabi bunlar resmi gösterilen harcamalardır, değişik basın organlarında Rusya'nın 2016 bütçesinin %25 inden fazlasını savunmaya harcayacağı dillendirilmiştir. Aynı durum Suudi Arabistan için de geçerlidir.
Uzun süreli liderler dünya barışına karşı en ciddi tehdit, bir türlü bitmek bilmeyen oyunlarıyla kendi icat ettikleri modellerle değişik isimler altında iktidarda kalıyorlar, kendi milletini kandırdıkları yetmiyor, başka milletleri de kandırabileceklerini düşünüyorlar. Dünya milletleri uzun süreli liderleri iktidardan uzaklaştırabilecek bir mekanizma geliştiremediler henüz, Batı Afrika'daki devletlerin anayasalarına kadar giren iki dönem kuralı da başarısız oldu, iktidar olanlar anayasayı veya ismi değiştirerek (başbakan,cumhurbaşkanı,başkan,rehber) iktidarda kalmayı sürdürüyorlar.
Eşitsizlikler, adaletsizlikler ve gelir dağılımındaki dengesizliklerin arttığı bu kış belki de çok sıcak bir yazın habercisi olacak. ABD ve Çin'in Pasifik'teki sürtüşmesi büyüyor, diğer tarafta ise Ukrayna'da dondurulan çatışma Suriye'de 60'tan fazla ülkenin katılımıyla sürüyor.
Ekonomik krizdeyiz diyerek kesintilere giden, iğneden ipliğe herşeyden alınan vergileri artıran devletler yaratılan kaynağı sağlık, eğitim, bilime harcamayarak, savaşlara harcıyorlar. Örneğin İngiltere'deki hükümetin Libya kampanyası 1 milyar sterline mal oldu oysa ki bu para 147.000 kişinin bir yıllık emeklilik maaşı veya 300.000 kişinin bir yıllık işsizlik yardımına eşdeğer ki şu anda toplam işsizlik yardımı alanların rakamı bu sayının altındadır. Herhangi bir devletin savunma harcamasını artırması, karşısında olan başka devletlerinde savunma harcamalarını artırmasını tetikliyor. Herkesin kızgın, herkesin haklı olduğu bugünlerde, haksız görünenler ise ne yazık ki taraf olmak istemeyen ve veya devlet liderlerini eleştirenler.